Bodrum deyince akla ilk olarak masmavi denizi, beyaz evleri, gece hayatı ve turkuaz kıyılar gelse de bu güzeller güzeli tatil beldesinin geçmişi oldukça köklüdür. Bugünkü Bodrum’un tarihi aslında binlerce yıl öncesine, antik dünyanın önemli liman şehirlerinden biri olan Halikarnassos’a kadar uzanır. Peki Bodrum’un eski adı neden Halikarnassos’tu ve bu şehir nasıl bugünkü kimliğine büründü? Gelin, birlikte geçmişin izini sürelim.
Halikarnassos’un Kuruluşu: Efsanelerle Başlayan Hikâye
Halikarnassos, bugünkü Bodrum’un antik çağlardaki adıdır. “Tarihin Babası” olarak bilinen meşhur tarihçi Herodot, Halikarnassos’ta M.Ö. 484 yılında dünyaya gelmiştir. Onun anlatımlarına göre şehir, ilk olarak Dorlar tarafından kurulmuştur. Bu dönemlerde küçük bir yerleşim yeri olan Halikarnassos, zamanla Karyalılar ve Lelegler gibi diğer yerel kavimlerin de buraya yerleşmesiyle daha zengin ve karmaşık bir kültürel yapıya kavuşmuştur.
Megaralılarla Yeni Bir Dönem
M.Ö. 650 yıllarında Halikarnassos’un kaderi değişmeye başlar. Megaralılar, bölgeye gelip şehri büyütür ve adını da bugünkü haliyle tanıdığımız “Halikarnassos” olarak değiştirirler. Şehir bu dönemle birlikte deniz ticaretinde önemli bir rol oynamaya başlar. Limanı sayesinde çevresindeki pek çok uygarlıkla bağlantı kuran Halikarnassos, ticaret yolları üzerinde önemli bir merkez hâline gelir.
Pers Egemenliği ve Altın Çağ
M.Ö. 386 yılına gelindiğinde Halikarnassos, Pers İmparatorluğu’nun egemenliğine girer. Ancak bu dönemin en parlak yılları M.Ö. 353 yılında başlar. Çünkü Halikarnassos artık sıradan bir şehir değil, Karya bölgesinin başkenti olmuştur.
Bu dönemde bölgeyi yöneten isim ise Kral Mausolos’tur. Mausolos’un ölümünden sonra kız kardeşi (ve aynı zamanda eşi) Artemisia, onun anısına devasa bir anıt mezar yaptırır. İşte bu mezar, antik dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilen ünlü Mausoleum’dur. Hatta bugün “mozole” kelimesi de bu eserden gelir. Ne yazık ki bu muhteşem yapı günümüze kadar sağlam kalamamış olsa da, Bodrum’un kalbinde hâlâ kalıntılarını görmek mümkündür.

Roma, Bizans ve Türk Dönemi
Tarih sahnesindeki bir başka dönüm noktası ise M.Ö. 192 yılıdır. Bu tarihte Halikarnassos, Romalıların hâkimiyetine girer. Ancak Roma dönemi, şehir için büyük bir gelişme dönemi olmaktan ziyade daha sakin bir süreci temsil eder. M.S. 395 yılında ise şehir, Bizans İmparatorluğu’nun topraklarına katılır.
- yüzyılda Halikarnassos artık Türklerin eline geçmiştir. Ancak I. Haçlı Seferi sırasında yeniden Bizans kontrolüne girer. 14. yüzyılda ise bölge tekrar Türk hâkimiyetine kavuşur.
Rodos Şövalyeleri ve Bodrum Kalesi
Halikarnassos’un tarihinde belki de en dikkat çeken yapılardan biri olan Bodrum Kalesi, 1415 yılında bölgeyi ele geçiren Rodos Şövalyeleri tarafından inşa edilir. Kalede, farklı Avrupa milletlerine ait kuleler yer alır ve mimari açıdan büyük bir çeşitlilik sergiler. Bugün Bodrum’un simgelerinden biri olan bu kale, aslında yüzyıllarca süren bir mücadele tarihinin izlerini taşır.
Osmanlı Dönemi ve “Bodrum” Adının Doğuşu
1522 yılında Kanuni Sultan Süleyman, Rodos Seferi’ni gerçekleştirir ve bölgeyi Osmanlı topraklarına katar. Halikarnassos adı, bu dönemden sonra halk arasında giderek kullanılmaz hâle gelir ve yerini bugünkü “Bodrum” ismine bırakır.
“Bodrum” isminin nereden geldiğine dair farklı rivayetler olsa da en yaygın kabul gören görüşe göre bu isim, kalenin içinde yer alan büyük ve sağlam bodrum katlarından (mahzenlerden) kaynaklanmaktadır. Zamanla bu kullanım yaygınlaşmış ve resmi ad olarak da benimsenmiştir.
Cumhuriyet Dönemi ve Modern Bodrum
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanından sonra Halikarnassos artık tamamen unutulmuş bir isim hâline gelir. Resmî olarak “Bodrum” adıyla anılmaya başlanır. O tarihten bugüne kadar da bu isim, tüm dünyada Bodrum’un kimliğini temsil etmeye devam etmektedir.
Bugün Bodrum, antik tarihinden modern turizme uzanan köklü geçmişiyle Ege’nin en özel köşelerinden biri. Ancak o çok sevdiğimiz sokaklar, o beyaz evler ve o eşsiz koylar; binlerce yıllık bir tarihin sessiz tanıklarıdır.